Hepimiz geçen hafta gazetelerde bekarlığa veda partisinde eski sevgilisiyle basılan kadını okuduk. Kimimiz güldü, kimimiz takdir etti [hangimiz bilmiyorum] kimimiz ise küfür etti, allah belasını versin bu kadın milletinin filan dedi. Buraya kadar güzel, yani güzel dediysek olayın güzel bi tarafı yok tabi ama en azından ortada cinayet filan yok, buna sevinebiliriz. Bu ablamız artık nasıl cevval bir kişiliğe sahipse, susup pısıp dizini kırıp oturmak bir yana dursun, halen ortalarda demeç veriyor. Şimdi sizlere Milliyetteki o muhteşem haberden sizleri düşünmeye sevkedecek birkaç satırbaşı: - benim paranteze aldığım yerleri düşünüceksiniz ha yanlış yerleri düşünmeyin -
S.R., "Eski sevgilim, davet etmediğim halde partiye gelmişti. Orada başka erkek arkadaşlarım da vardı" dedi. [başka erkek arkadaşlarım!] [Ben sıçtım tüyü nereye dikeyim?]
Cinayet işlenecek diye çok korktum. Eşim geldiğinde, eski sevgilimin üstünde kapri pantolon vardı ama oynayıp terlediği için tişörtünü çıkarmıştı. [Eski sevgili evleniyor diye göbek atmak!]
M.K. içeriden acayip sesler geldiğini söylemiş. Televizyonun sesi ilk açılışta yüksek çıktığı için bir korku filminden gelen sesleri duymuşlar. [Acayip sesler?]
Benim için arkadaş, arkadaştır. Çıplak da olsa, yatakta da olsa, sevgili ve eş başka şeydir. [Bu cümleyi komple alın][Ben yine sıçtım tüyü aynı yere mi dikeyim?]
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder